7 Ocak 2013 Pazartesi

Ahmet Bey'in Soluk Kesmeyici Macerası 12. bölüm

Ahmet Bey daha önceki bölümlerde uygulamasız olarak anlattığımız mantığın yanından yöresinden geçmeyen olaylar sonucunda başkanlığa adaylığını koymuştu. Fakat Ahmet Bey'den hoşlanmayan birisi bu başkanlık seçimine Ahmet Bey'e rakip olarak katılmayı ve başkan olamayan Ahmet Bey'den Halka'nın laneti aracılığıyla kurtulmayı planlıyordu. Bu birisi siz okuyucuların bilmemkaç bölüm önceye giderek tahmin ettiği gibi daha önceden Ahmet Bey'in ruhunu ele geçirmeye kalkışmış olan şeytan değildi. Hayır, Ahmet Bey'in seçimlerdeki rakibi daha önce Ahmet Bey'i %85i asaletten oluşan kontun malikanesinde dedektiflik yaparken görmüş ve Ahmet Bey'in dedektiflik yeteneklerini kıskanmış olan ünlü dedektif Sherlock Holmes'un piposuydu. Ahmet Bey seçimlerdeki rakibinin bir insan değil, bir pipo olduğunu öğrenince şok geçirip 12 dakika 46 saniye boyunca kendisini krank mili zannetmeye karar verdikten sonra kendine gelebilmişti. Propaganda konuşmasında rakibine "Bu bir pipo değildir!" sözleriyle yüklenen Ahmet Bey'e Sherlock Holmes'un piposunun avukatları tarafından hakaret davası açılmıştı. Ahmet Bey çıkarıldığı mahkemede suçlu bulunarak 15 gün üzerinde şanzıman dişlisi taşıma cezasına çarptırılmıştı. Ahmet Bey kendi kendine "Keşke cezasına değil de Sagopa'sına çarptırılsaydım" diye mırıldanarak şanzıman dişlisini inventory'sine katıp atına binerek en yakın hana doğru yol almaya başladı. Zira Ahmet Bey içinde bulunduğu romanı bir şovalye romanıyla karıştırmıştı. Ahmet Bey kendi kendine "Nerde la bu gıral arturun sarayı" diye imla hatalarıyla dolu bir biçimde söylenirken farkında olmadığı bir şey vardı. Üzerinde taşıdığı şanzıman dişlisi Lord Voldemort'un hortkuluklarından biriydi. Hortkuluğun dayanılmaz ferahlığı Ahmet Bey'i cezbetmiş, adeta gofret reklamında arası müthiş krema ortası aşırı süper çikolata böyle efendim enfes karameli olsun müthişlikte sınır tanımayan nugası olsun falan öyle bir çikolatalı gofreti dağ esintisi havasında yerken rezistansı kireçlenmeyip beyazları beyaz kalmış, Okan Bayülgen'leri Okan Bayülgen kalmışçasına bir acayip huşu içerisine sevketmişti. Fakat hortkuluk denen sihir bakanlığının 1234 no'lu talim ve terbiye bilmemnesi "kısın o müziği kafa bu kafa" diye uyarınca A sınıfı sihirli eşya kategorisinde sayılan aygıt Ahmet Bey'i etkisi altına ve bütküsü gümüşe almış, Lord Voldemort denen boş zamanlarını kötülük yaparak değerlendiren şahıs Ahmet Bey'in bedenini ele geçirmişti. Ahmet Bey girecek beden bulamayıp mecburen Lord Voldemort'un çıktığı şanzıman dişlisine girmişti. Ahmet Bey eski bedenine dönebilecek miydi? Yoksa bundan sonraki hayatını şanzıman dişlisi olarak geçirmeyi öğrenmek zorunda mı kalacaktı? Lord Voldemort Ahmet Bey'in bedeniyle ne yapmayı planlıyordu? Bu maceranın olay örgüsü dingilleşmeye devam edecek miydi? Alp Er Tunga ölmüş müydü? Issız acun kalmış mıydı? Sepette on yumurta varken altı çıkınca kaç kalmıştı? Hepsi ve daha fazlası Ahmet Bey'in soluk kesmeyici macerası 13. bölümünde...
DEVAM EDECEK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder