16 Ekim 2025 Perşembe

Fikri Fintik'in Kötücül Maceraları bölüm 4: Dünya Tersine Dönse

 Fikri Fintik heyecanla laboratuvarından fırladı:

-Başardım! Sonunda başardım!

Haldun, patron yine başına ne işler açacak diye düşündüğünü belli etmemeye çalışarak "Ne başardın patron?" diye sordu.

-Dünyayı tersine çevirecek olan yapay zekayı geliştirdim! Şimdi bu kodu uygulayınca yapay zeka asistanım dünyayı tersine çevirecek, kaostan faydalanıp yönetime ben geçeceğim!

Fikri icat ettiği yapay zeka asistanına komutu verdi. Yapay zeka çalışmaya başladı. "Ama biraz yavaş çalışıyor Haldun, nihayetinde tüm dünyanın verisini işleyecek." Birkaç saat beklediler, sonunda yapay zekadan bildirim geldi "DÜNYAYI TERSİNE ÇEVİRME TAMAMLANDI. ALIŞILDIK SOSYAL KODLAR TERSİNE DÖNDÜ"

Fikri sevinçten yerinde duramazken Haldun "Bakalım bu kez başımıza ne iş gelecek?" diye temkinli bir bekleyişteydi.

-Haldun oğlum şimdi dünyanın tersine dönmesinin etkisini nasıl anlayacağız? Her şey aynı gibi görünüyor ama, neyse bekleyelim biraz.

Birkaç saat sonra sosyal medya gündemine bir kavga olayı geldi. Bir siyasi parti binasında partililer birbiriyle kavga etmiş. Fikri "bunun benim yapay zekamla bir alakası var mı?" diye yapay zekanın etkilerini sorguladığında yapay zekadan cevap geldi: "Fikri bey dünyadaki sosyal kodları tersine çevirmeden önce insanlar siyasi görüşleri birbirinden farklı olduğu için kavga ediyordu, dünyayı tersine çevirince artık aynı siyasi görüşte olanlar kavga edecek, insanlar komşusunun farklı siyasi görüşte olmasını isteyecek"

Fikri ellerini ovuşturdu: "Birkaç güne kalmaz bütün siyasi partilerde kavga çıkar, yönetim boşluğundan faydalanıp dünyayı ele geçiririm!" Neşeli neşeli sosyal medyada gezmeye başladı bir de ne görsün! Fikri'nin sevgilisi Aynur ile arkadaşları samimi pozlar atmış, gelen kutusu bunlarla dolmuş! Yahu bunlar eceline mi susadı derken aklına yine dünyayı tersine çevirmiş olması geldi, yapay zekaya sordu, cevap geldi: "Fikri bey nasıl ki dünya tersine dönünce aynı siyasi görüşte olanlar kavga ediyorsa, eski düzende insanlar birbirinin sevgilisine aşık olmazdı, tersine dönmüş dünyada ise başkasına aşık olmak ayıp. Bakın mesela sosyal medyaya düşen bir videoda adam karısı dururken başkasına aşık olan arkadaşını dövüyor benim karım güzel değil mi diye."

"Yahu kardeşim astarı yüzünden pahalıya geldi, ne kadar eşim dostum varsa hepsi Aynur'a yanaşıyor, ben dünya tersine dönsün derken böyle dememiştim!"

"Fikri bey, eski düzende farklı olunca kavga edilen siyasi görüş, din gibi kavramları tersine çevirince aynı olunca kavga ediliyor, bunun yan etkisi de eski düzende aynı olunca kavga edilen eş ve sevgili farklı olunca kavga ediliyor. Mesela son birkaç saat içinde ibadethanelerde sen nasıl benle aynı dine inanırsın kavgaları çıktı ve birkaç kadın "sen benim kocamı nasıl ayartmazsın" diye arkadaşının saçını başını yoldu."

"Kardeşim ben Aynur'u bir düzine adamla paylaşamam lanet olsun eski düzene döndür!"

"Fikri bey eski düzene dönmek birkaç saat alacak lütfen bekleyin"

Haldun patronunun başına gelenlere üzülse de en azından eski halimize dönebiliyoruz diye biraz rahatlamıştı. Ama dünyanın tekrar tersine dönmesi için bekledikleri birkaç saatlik sürede Fikri ile aynı siyasi görüşten olan bir grup Fikri'nin dükkanını basıp önce Fikri'yi, sonra da aynı görüşten oldukları için birbirlerini dövdüler. Fikri'nin zaten sinek avlayan bakkal dükkanı bu sefer iyice savaş alanına dönmüştü. Neyse ki birkaç saat sonra dünya tekrardan eski haline dönünce kaos dağıldı, rahat bir nefes aldılar. Fikri dünyanın eskiye döndüğünü kontrol etmek için sevgilisi Aynur'u aradı, baktı Aynur hala bir tek onu seviyor, içi rahatladı. Ama Haldun'un aklına bir şey takılmıştı:

-Patron her şeyi anladım da, seninle aynı siyasi görüşten olan grup nasıl olabiliyor onu anlamadım. Senin siyasi görüşün "açlık sınırı bir katrilyon olsun ki herkes açlıktan ölsün" değil miydi?

-Orasını ben de anlamadım Haldun, ne iş yapsam ters gidiyor.

BU MACERANIN SONU

5 Ekim 2025 Pazar

Çılgın Suphi'nin Maceraları 11. Bölüm: Bilardo Terapisi

 "Siyah sekizi şu köşedeki cebe sokacağım" dedi elinde bilardo ıstakasını tutmakta olan adam.

Zor bir atıştı ama dediğini yaptı, ve Suphi, yani siyah sekiz, köşedeki deliğe girdi.

Suphi bir süredir bunun ne anlamı var diye düşünüyordu. Birilerinin canı bilardo oynamak istiyor, bizi çıkartıyorlar, birbirimize çarpıp deliklere giriyoruz, bu varoluşun arkasında daha büyük bir anlam yok mu? Suphi'nin düşünceleri depresif kanala kaymaya başlayınca en sonunda profesyonel terapi almaya karar vermişti.

-Şikayetiniz nedir?

-Her şey anlamsız geliyor, biri oyun oynamaya karar versin, masaya yerleş, ıstakaya çarp, diğer toplara çarp, deliklere gir, hayatın daha üstün bir amacı ve anlamı yok mu yani? Diğer toplara bu konuları açmaya çalıştığımda beni anlamıyorlar bile, sanki ıstakaya ve birbirimize çarpıp deliklere girmek hepsi için zaten yeterli bir hayat amacı gibi.

-Suphi bey biz bilardo topları masada hareket eder, birbirimize çarpıp deliklere gireriz. Yüce Voltar'ın bizi yaratmasından beri bilardo toplarının amacı nesiller boyu bu olmuştur. Biz bilardo topları birbirimize çarpıp deliğe girmekten gurur duyarız, hatta söylenir ki bir bilardo topu varoluş amacına deliğe girerken en çok yaklaşırmış. Bu bilardo toplarının doğasında olan bir dürtü.

-Bilmiyorum, ben varoluş amacım deliklere girmekmiş gibi hissetmiyorum. Evrende neden bilardo topları var gibi daha büyük soruları merak ediyorum.

-Evrende bilardo topları var çünkü Yüce Voltar bizi yarattı, birbirimize çarpıp deliklere girelim diye.

-Yüce Voltar diye bir şeyin olduğuna dair kanıt var mı bu arada?

-Suphi bey bu çok tehlikeli bir soru! Bizi bilardo topluğuyla, yeryüzünün en ulvi göreviyle kutsayan Yüce Voltar sorgulanamaz!

Suphi terapiden de istediğini alamamıştı. İçinde kocaman bir boşluk, diğer toplara çarpıp deliklere girmenin kapatamayacağı bir boşluk vardı. Hiçbir bilardo topu onun derdini anlamamıştı. Diğer toplara çarp, deliklere gir. Suphi'den başka hiçbir topun bu gidişatla ilgili varoluşsal sorunları yok gibi görünüyordu. Suphi kara kara düşündü, şu deliklere girme olmasa birbirine çarpmak güzel olabilirdi aslında, deliğe düşünce birden içi çekilir gibi oluyordu. Diğer bilardo toplarına bu hissettiklerini anlatmaya çalışmış, ama her seferinde bilardo topları Suphi'nin lafını kesip deliklere girmenin bir bilardo topunun başına gelebilecek en güzel şey olduğunu, bilardo topunun varlık amacının deliklere girmek olduğunu ısrarla söylemişlerdi.

Suphi en sonunda bari deliklere girerken yaşadığım içimin çekilmesinden kurtulayım diye düşünerek üç bant bilardosuna top olarak başvurdu. Başvurusu kabul edildiğinde Suphi için hayat biraz daha katlanılır hale gelmişti. Tamam, ıstakaya ve diğer toplara çarpıp durmak hala Suphi'ye anlamsız geliyordu ama bir hayat anlamsız diye niye yine de keyfini çıkarmasındı ki? Hem o içinin çekildiği deliklere girme tecrübesi olmadığında deliksiz bir masada özgürce hareket etmek Suphi'ye iyi gelmişti. Eski masasından arkadaşları yine Suphi'yi anlamamışlardı. Bir bilardo topu nasıl hayatın en zevkli tecrübesi olan deliklere girmeyi istemez diyorlardı. Suphi artık onlar tarafından anlaşılacağından umudu kesmişti. Artık deliklere girmek zorunda kalmadığı için mutluydu.

BU MACERANIN SONU