Bölüm başında parende atarken bulaşık yıkayan bu müteşebbis eserin son bölümünde pandalar geğirmişti falan diye kırk saat saçmalamadan maceramıza kaldığı yerden devam edecek olursak -ki bu abuk subuk pasaj yüzünden olamadık- Ahmet Bey asaletiyle satranç oynayıp çoban matı olmuşluğu bulunan kontun kafasına kaya düşürünce kaya asaletini parka götürüp salıncakta sallamışlığı bulunan kontun beyninin asalet bölümüne gelmiş ve asaletine Sanskritçe öğreten kont asalet yetmezliğinden bizim gibi sıradan bir insan olmuştu. Evet, o asaletine akrostiş yazılası, o asaletini her gün hastalık kapmasın diye dezenfekte eden, o asaleti kendini asayiş zannedip berkemal olan kont, kontumuz, asil olmayan biri, hatta çok afedersiniz sıradan bir insan olmuştu. Bunun dünya çapında ekonominin mahvolması, tüm hisselerin değer kaybetmesi hatta dünya çapında milletlerarası yas ilan edilip bütün fabrika ve işyerlerinin çalışmayı durdurması hatta ve hatta tüm Dünya ülkelerinin liderlerinin ülkelerini başıboş bırakarak kendilerini kabzımal zannetmeye karar vermeleri anlamına geldiğini zaten söylememize bile gerek yok. Hatta ucuz yırtmışız dünya patlamamış. Zaten 2012 yılında da "Dünya patlayacak ama Şirince patlamayacak ben demiyom Mayalılar diyo" demişlerdi o zaman da ucuz yırtmıştık. Asaletine kolbastı oynatan kontun o müthiş asaleti 2012 yılında dünyayı patlamaktan kurtarmıştı. Ne yapalım canım artık asaletine V.I.P kimlik kartı çıkartan kont asil olmadığına göre, bundan sonra patlamamaya çalışma görevi dünyamıza düşüyordu. Neyse efendim eskiden asaletine yoga yapmayı öğreten kont iken şimdi sıradanlığına sıra sayı sıfatlarını öğreten kont olan kişiyi bir kenara bırakıp Ahmet Bey'e dönecek olursak, Ahmet Bey'in Road Runner'ı Coyote çakalına teslim etmesine sinirlenen Road Runner hakları koruyucusu bir grup Ahmet Bey'i sloganlar atarak kovalamaya başlamıştı. Ahmet Bey kaçarken panikle gördüğü bir kapıdan içeri daldı. Fakat aceleden kapının üzerindeki tabelayı görmemişti. Girdiği yerin "Öz Hakiki Road Runner Kardeşler Kıraathanesi" olduğunu geç farkeden Ahmet Bey panik yapmanın yerinde bir davranış olacağına kanaat getirdi. Ahmet Bey yıllar önce bir ninja olduğu yıllarda ortalığı toz duman ederek poff diye kaybolmayı öğrendiğini hatırladı. Ahmet Bey'in kaybolmadan önce son gördüğü şey, kıraathane köşesinde oturmakta olan oyun karakteri Pacman'in "Geçen bir noktalı virgül yedim çok güzeldi" biçminde bir anlatımda bulunduğu olmuştu. Ahmet Bey ninja yöntemiyle poff diye evine gelmiş, evden toz kalkmıştı. Evin her yeri toz duman olunca ev oturulamaz hale gelmişti. Fakat Ahmet Bey'in şansına tam o sırada gelen bir yetkili Ahmet Bey'e amcasının ilkokul arkadaşının eniştesinin düşmanının kaynanasının sokakta gördüğü bir adamdan bir ev miras kaldığını söylemişti. Hemen yeni evine yerleşmek için kolları sıvayan Ahmet Bey'in bunu yapma sebebi uzun kollu kıyafetlerle yeni bir eve taşınmanın fizik kurallarına göre imkansız olduğunu zannetmesiydi. Fakat Ahmet Bey kendisine miras kalan evin hayaletli olduğunu bilmemekteydi.
DEVAM EDECEK
25 Kasım 2013 Pazartesi
20 Kasım 2013 Çarşamba
Ahmet Bey'in Soluk Kesmeyici Macerası 29. bölüm
İnsanı edebiyat içinde bırakan bu kültür abidesi eserin son bölümünde asaletini kışın güveler yemesin diye naftalinleyip kaldıran kont Ahmet Bey'i hızı saatte 60 kilometrenin altına düşerse patlayacak olan bir taşıma taşıtına bindirerek araklanmış bir senaryoya sahip bir hikayedeki karakterlerden biri olmanın tadına varmıştı. Ahmet Bey bombadan çok korkması gerektiğini düşünmeye karar vererek yavaşlamamak için gaz pedalına tüm gücüyle asılmış, araba aşırı biçimde hızlanarak ışık hızını geçmişti. Zaman yavaşlayınca Ahmet Bey aşırı derecede hızlı hareket etme yeteneğine sahip olmuştu. Hemen aksiyon filmi çakması gereksiz abartı içeren bir hareketle giden arabadan takla atarak çıkan Ahmet Bey, arabanın kendi kendine yavaşlayıp patlamasının aksi yönüne doğru artistlik olsun diye güneş gözlüğü takarak ve kendini çok havalı zannederek yavaş adımlarla yürümüştü. Ahmet Bey çok hızlı olma yeteneğini kullanarak koşa koşa çizgi film karakteri Road Runner'ın bulunduğu çöle gitmiş, Road Runner biçminde adlandırılan ve vücudunun %75 i hız olan mahlukatı yakalayıp bilmemkaç bölüm boyunca kurmadığı tuzak kalmayan emekçi Coyote kardeşimize teslim etmişti. Ahmet Bey'i bu iyiliği karşılığında evine davet eden Coyote Ahmet Bey'in yakaladığı Road Runner'i akıllı mikrodalga fırınında pişirmiş, en güzel yerini de Ahmet Bey'e ayırmıştı. Yemek esnasında Ahmet Bey ile Coyote arasında kondansatörün ne olduğunu bilen insanların ilkokulda Işık ılık süt iç biçmindeki okuma fişini öğrenmiş olma ihtimalleri üzerine seviyeli bir tartışma yaşanmıştı. Ahmet Bey Coyote'ye "Kesenize bereket ben artık kalkayım" diyerek müsade isteyince Coyote "Bunu saymıyorum yine beklerim" diyerek ziyaretleri sayıp saymama kararının kendisine bağlı olduğunu ifade ettikten sonra Ahmet Bey'in iyiliğine karşılık jest olarak Road Runner'i yakalamak için Acme firmasından sipariş etmiş olduğu kafaya kaya düşürtgeç cihazını Ahmet Bey'e hediye etmişti. Ahmet Bey "acaba yeni cihazımla kimin kafasına kaya düşürsem?" diye bir süre düşündükten sonra kendisini bombalı arabaya bindiren asaletini güvende olsun diye bankaya yatıran konta tuzak kurmaya karar vermişti. Asaletinin pin kodu üç kere yanlış girilince asaleti bloke olan kont bu tuzağa düşecek miydi? Bundan sonra neler olacaktı? Kendini tıraş edemeyenleri tıraş eden berberi kim tıraş edecekti? Bölümün sonuna elli tane abuk subuk soru koyma adeti neden bunca bölüm sonra hortlamıştı? Hepsi ve daha fazlası Ahmet Bey'in Soluk Kesmeyici Macerası 30. bölümde.
DEVAM EDECEK
DEVAM EDECEK
19 Kasım 2013 Salı
Ahmet Bey'in Soluk Kesmeyici Macerası 28. bölüm
Ahmet Bey son bölümdeki hayranları bölünerek çoğalıp oksijenimizi bitirince 26. bölümde öğrendiği ağız kırma teknikleriyle hayranlarını etkisiz hale getirip dünyamızı oksijen krizinden kurtarmıştı. Fakat hayran kitlesine kötü davrandığı gerekçesiyle Ahmet Bey'in ünlülük rütbesi general tarafından sökülmüştü. Ahmet Bey böylece ünlülük görevinden azledilmiş oluyordu. Ünlülük hakları tamamen elinden alınan Ahmet Bey'in ünlülük derecesi sıfıra indirilmiş, yani Ahmet Bey'i birinci dereceden akrabaları dahi tanımaz olmuştu. Yalnızlıktan kendini evine kapatan Ahmet Bey ilk birkaç gün zamanını Sudoku çözerek ve Unicorn boynuzu taklidi yaparak değerlendirmişti fakat sonra yalnızlıktan sıkılmaya karar vererek insanlarla tanışmak için dışarı çıkmıştı. Karşısına çıkan ilk insana sosyalleşme maksatlı olarak "Naber lan insan?!" diye hal hatır soran Ahmet Bey hal hatır sorduğu kişinin dört filin asaletine iki öne iki arkaya şeklinde bindirildiği kont olduğunu ünlülük rütbesi elinden alındığında tanıdıklarının kaydı silindiğinden bilmemekteydi. Asaletinde güneş batmayan kont fevkalade asil kişiliğine "insan" diye hitap edilerek o dillere destan ağızda dağılan asaletinin yoksayılmasına ve kendisine sıradan insan muamelesi yapılmasına oldukça içerlemiş, bu davranışa karşılık olarak Ahmet Bey'i hızı saatte 60 kilometrenin altına inerse patlayacak olan bir otomobile bindirip son yolculuğuna uğurlamıştı.
DEVAM EDECEK
DEVAM EDECEK
2 Kasım 2013 Cumartesi
Ahmet Bey'in Soluk Kesmeyici Macerası 27. bölüm
Bunca bölümü "lan şimdi nolacak acaba?" diye bitmek tükenmek bilmeyen bir merakla okuyanların geçen bölümünde asaletini bozulmasın diye buzlukta saklayan kontun ürettiği bir virüsle hiçbir şeyden haberi olmayan masum insanları smokin ve frak giyip tatlı çatalıyla salata çatalı arasındaki farkı önemseyen canlılara dönüştürmeyi planlıyor oluşuyla karşılaştığı bu macera olduğu iddia edilebilir şeyin bu bölümünde asaletinin sapını gülle donatan kont tarafından canına kastedilen tellak adı verilen cisim hastaneden taburcu olmuş ve intikam amacıyla peşine düştüğü asaletini ortadan ikiye keserek illüzyon numarası yapmışlığı bulunan kontun ümüğünü sıkılmaya ikna ederek asaletine komiklik olsun diye küfür öğreten kontu insanlara virüs bulaştırmaktan vazgeçirmişti. Tellak adı verilen cismin böyle büyük bir kahramanlık sergileyerek binlerce insanı kurtarması insanları oldukça etkilemiş, ünlü bir yönetmen tellak adı verilen cismin insanları kurtarışını konu eden bir film çekmeye karar vermişti. İsmi "A Very Tellak Adı Verilen Cisim Story" olacak olan film için yapılan oyuncu seçimleri sonucunda tellak adı verilen cisim rolü Ahmet Bey'e, asaletine el şakası yapmışlığı bulunan kont rolü de bir soba borusuna verilmişti. Filmdeki performansı çok beğenilen Ahmet Bey ünlü bir oyuncu haline gelmiş, Ahmet Bey'in etrafı "bir imza versene" diye peşinde koşturan hayranlarla sarılmıştı. Ahmet Bey'in hayranları bölünerek çoğalmak suretiyle ortamdaki oksijeni emmeye başlayınca Ahmet Bey'in oyunculuk kariyeri dünyadaki insan yaşamı için tehdit haline gelmişti. İnsanlık bu durumdan kurtulabilecek miydi? Yoksa kurtulamadık hepimiz öldük de bundan haberimiz mi yok? Bir dahaki bölümde bakarız artık.
DEVAM EDECEK
DEVAM EDECEK
Kaydol:
Yorumlar (Atom)